Nasıl Remedial Oldum ve Sonra Nasıl Geçtim?

Boğaziçi Üniversitesi'ni 2003 senesinde kazandım ve 3 yılımı Hazırlık öğrencisi olarak harcadım, yani Boğaziçililer'in deyimiyle Remedial öğrencisi olarak.

Bursa Fen Lisesi'nden gelmiştim, oldukça çalışkan bir öğrenciydim. Ancak Anadolu Lisesi'ndeki yıllarımda iyi bir İngilizcem olmasına rağmen, Fen Lisesi'nde tamamen unuttum sayısal derslere gömülüp. Bir de üniversiteye gelince "En baştan alırım Hazırlığı, İngilizce'yi adam akıllı öğrenirim." diye saçma bir fikir yürütüp DBS'ye girmedim ve Intermediate olabilecekken Beginner oldum (Benim dönemimde Pre-Intermediate seviyesi yoktu.).

Aslında işler o kadar kötü de gitmiyordu, herkes "Oğuz Kaan kesin geçer!" diyordu ama işin aslı öyle olmadı ve geçemedim. Bizim zamanımızda, şimdiki gibi parçalı geçme gibi bir şey de yoktu. İlla ki tüm sınavı vermem gerekiyordu, ama olmadı. Haziran'da 1500 kişiden yaklaşık 300 kişi geçebildi. 15 kişilik sınıfımdan sadece 3 kişi geçebilmişti.

Yaz Okulu'nda konuya yeterince ciddi yaklaşmadım, MOST Açıkhava Konserleri'nde görev aldım ve sınavı yeniden hafife almak gibi bir hataya düştüm. Sonuç olarak Ağustos'ta geçemedim. O sene Ağustos'ta bir 300 kişi daha geçmiş, bizim sınıftan geçenlere sadece 1 kişi daha eklenmişti.

Eylül sınavı tamamen gelişine oldu, oldukça zordu da. Geçen sayısı 100'ü geçemeyince, geçme notu F1'e düşürüldü de ancak 300 kişi geçirilebildi. Ve benim Remedial'lık sürecim başlamış oldu.

Üniversiteden Soğutuluyoruz, Soğuyoruz...

Yurtların yetersiz kapasitesinden ötürü, yurtlardan çıkartıldık; bir kısmımız memleketine gitti, bir kısmımız özel yurtlara yerleşti. Resmen üniversiteden uzaklaştırıldık. Yurtlardan çıkarılmamız, bizi üniversiteden soğutan en önemli şey oldu.

Remedialler için derslerin başlanacağı söylendi ama kesin tarih verilmedi, sonra başlanmasına karar verildi. Size haber vereceğiz dediler, haber vermelerini beklemedik her gün gidip sorduk. Ama bir bayram tatiline denk getirdiler başlatmayı ve tüm devamsızlık hakkımız o bayram arasına kurban gitti. Remediallerin dersleri başlamadan bitmiş oldu.

Hayatımdaki o boşluğunda kendimi Afet Grubu Projesi'ne adadım, Prof.Dr.Ahmet Mete Işıkara'nın rehberliğinde 1500 kişilik bir ekip oluşturdum. Şahsen 150 üniversite öğrencisine Uzman Deprem Eğitmenliği Eğitimi ve 20.000 ilköğretim öğrencisine deprem bilinci eğitimleri verdim. O kadar yoğun çalışıyordum ki, iki kere hastaneye kaldırıldım. Elbette bu çalışmaları yürütürken, derslere yeterince zaman ayıramadım, Ocak'ta, Haziran'da ve sonrasında Ağustos'ta da geçemedim. O sene sonunda bizim dönemden sadece 200 kişi ve bizim sınıftan da 3 kişi daha geçebildi.

(photo by burcu)

Geride Ne Kaldı İse Ankara'ya...

Eylül sınavına girmedim bile, artık ümitlerim tükeniyordu. Üstüne doktorum kendimi çok yorduğum için evde istirahat verdi ve Ankara'ya ailemin yanına döndüm. TOEFL'a girmeye karar verdim. Hazırlandım, ilk TOEFL'ımda Writing için gerekli olan 4,5'u almama karşın sınavın toplamından 197 aldığım için başarısız oldum. İkinci denememde ise Writing'den 4,5 alsam 203 yerine 213'ü geçebilecektim ama 4 alabildim. Ocak'ta bir şeylerin ilerlediği belliydi ama yeterli değildi. 1 ay boyunca eve kapattım kendimi, dersane müdürü benimle özel olarak konuştu ve çalışmalara yeniden başladım.

Artık benim için son denemeydi bu; İngilizce'de inanılmaz geniş bir çeşitlilikte ağırlık verdim, Proficiency benzeri bir sınav olmadığı için, dersanedeki her tür kursa katıldım; TOEFL, KPDS, Çeviri Kursları ile Conversation Club sınıfları benim evim gibi oldu. Sabah 8'den akşam 8'e dersanedeydim. Öyle bir hale gelmiştim ki KPDS denemelerinde tam not almak benim için sıradanlaşmıştı. Çerez niyetine soru çözer hale gelmiştim.

11 Proficiency Sınavı'ndan Sonra...

Haziran'da sınırdan bir notla Writing'den geçemedim, Haziran-Ağustos sürecinde sadece Writing'e yüklendim. Ağustos'ta her biri benim ufacık yazımla 1,5 sayfa süren iki essay yazdım ve sonunda geçtim. 11 Proficiency Sınavı'na girerek sonuca ulaşmıştım.

Sonunda istediğimi elde etmiş miydim? Belki evet, ama 3 senede kaybettiklerimi bir daha hiçbir şekilde kazanamadım. O zorlu süreçte bir çok arkadaşım da ya Türkçe eğitim veren üniversitelere transfer edildi ya da üniversiteyi bıraktı.

Sonraki yazımda, Remediallık Yollarında Neler Kaybettim, Neler Kazandım? diyeceğim.

Görüşmek üzere...


4 yorum

  1. Dört gözle bekliyorum inan bana :-)

    YanıtlaSil
  2. en yakın zamanda yazıyı yayına alacağım...

    YanıtlaSil
  3. Merhaba bende sizinle aynı durumdayım hatta daha da kötüsü ağustos sınavına bile giremiyorum, Ankara'da neredeki kurslara gittiğinizden bahsedebilirseniz çok sevinirim.

    YanıtlaSil
  4. İstanbul dışında nasıl bir çalışma ortamı oluşturabilirsiniz ile ilgili bir yazıyı bu haftasonuna kadar yayınlayacağım. Dilerim yardımcı olabilirim. Sevgiler...

    YanıtlaSil

Düşüncelerinizi Paylaştığınız İçin Teşekkürler...